Türkiye 18 Eylül 2025’i finansal göstergelerde temkinli bir iyimserlik ve süregelen kırılganlıkla kapattı. Döviz ve altın fiyatları, akaryakıt ve doğal gaz maliyetleri, Borsa İstanbul’un kapanış verileri ve uluslararası kurumların Türkiye’ye dair yorumları, ekonominin hâlâ güven arayışı içinde olduğunu gösteriyor. Bugün ortaya çıkan tabloyu bütüncül bir bakışla değerlendirelim.
## Döviz ve Altın: Güven Açığı Sürüyor Merkez Bankası 18 Eylül gösterge kurlarını dolar için 41,33, euro için 48,42 olarak açıkladı. Kapalıçarşı kapanışında ise dolar 41,40, euro 48,55 seviyelerindeydi. Bu makas dar gibi görünse de vatandaşın resmî kura değil çarşı fiyatına itibar etmesi, güven sorununu canlı tutuyor.
Altın tarafında gram fiyatı 4.960 TL, çeyrek altın 8.120 TL, Cumhuriyet altını 33.200 TL seviyelerinde kapanış yaptı. Küresel piyasalarda ons altın 3.595–3.600 dolar bandında kaldı. ABD’nin rezerv politikalarına dair açıklamaları ve küresel enflasyon endişeleri, altının güvenli liman kimliğini yeniden öne çıkardı. Türkiye’de fiziki talebin yüksek seyretmesi, döviz rezervleri üzerindeki baskıyı da artırıyor.
## Enerji: Akaryakıt ve Doğal Gazta Baskı İstanbul’da 18 Eylül kapanışı itibarıyla akaryakıt fiyatları şu şekildeydi:
- Benzin: 53,20 TL/litre
- Motorin: 54,45 TL/litre
- LPG: 26,85 TL/litre
Doğal gazda ise BOTAŞ’ın 2 Temmuz 2025 tarifesi geçerli. Konutlarda 1000 m³ için 4.080 TL, sanayide 7.250 TL seviyesinden işlem yapılıyor. Henüz yeni bir zam açıklanmadı, ancak uluslararası enerji piyasalarındaki dalgalanmalar, önümüzdeki ay tarifelerde revizyon ihtimalini gündemde tutuyor.
Enerji maliyetleri, sadece tüketici bütçesini değil, ihracatçının rekabet gücünü de etkiliyor. Lojistik ve üretim sektörlerinde akaryakıt maliyetleri zincirleme etki yaratarak enflasyonu diri tutuyor.
## Borsa İstanbul: Yükseliş Kırılganlığı BIST 100 endeksi 18 Eylül’ü 10.585 puanda ve %0,4’lük artışla tamamladı. Gün içinde dalgalı bir seyir izlendi; banka hisselerindeki alımlar endeksi yukarı taşırken sanayi ve teknoloji tarafı zayıf kaldı. İşlem hacmi düşük olduğundan, yükselişin kalıcılığı konusunda soru işaretleri sürüyor.
Son iki gündeki toparlanmada Ankara’daki kritik davanın ertelenmesi etkili oldu. Siyasi riskin ötelenmesi bile borsada alım iştahını artırdı; bu durum, piyasanın ne denli kırılgan olduğunu gösteriyor.
## Resmî Makamlardan Ekonomi Mesajları - Cumhurbaşkanlığı: Tek haneli enflasyon hedefi yineledi.
- Hazine ve Maliye Bakanlığı: Bütçe disiplininden taviz verilmeyeceğini, vergi reformunun süreceğini açıkladı.
- Ticaret Bakanlığı: İhracatta dirençli seyrin devam ettiği, yeni pazar arayışlarının hızlandığı ifade edildi.
- Enerji Bakanlığı: YEKA ihalelerinin hızlanacağı duyuruldu.
- Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı: Eylül sonunda yatırım teşvik paketinin açıklanacağı bildirildi.
## Uluslararası Finans Kurumları ve Basın - IMF: Türkiye’nin 2025 büyümesini %3,0 olarak tahmin ediyor.
- Dünya Bankası: %3,1 büyüme öngörüyor, dezenflasyonun kademeli olacağını belirtiyor.
- JP Morgan: Yıl sonu USD/TRY için 45,5 öngörüsünde bulundu.
- Goldman Sachs: TL’de istikrar için sıkı para politikasının sürmesi gerektiğini söyledi.
- Fitch: Rezervlerde artışı olumlu buldu, ancak enflasyon risklerinin sürdüğüne dikkat çekti.
Uluslararası basında ise Türkiye yine gündemdeydi:
- The Economist: “Türkiye’nin kırılgan dengesi”
- Financial Times: “Ankara piyasada güvenilirlik arıyor”
- Bloomberg Businessweek: “Enerji maliyetleri büyümeyi baskılıyor”
## Enflasyon ve Kredi Koşulları Ağustos itibarıyla yıllık TÜFE %32,95’e geriledi. Ancak bu rakamın gerçek enflasyonu yansıtmadığına dair tartışmalar devam ediyor. ENAG gibi alternatif göstergelerle TÜİK verileri arasındaki fark, yurttaşın algısını doğrudan etkiliyor.
Merkez Bankası, son açıklamasında “gerekirse daha fazla sıkılaştırma” mesajı verdi. Bankaların fonlama maliyetleri yüksek, krediye erişim zorlaştı. Seçici kredi politikası iç talebi soğutarak dezenflasyona destek olmayı hedefliyor.
## Editör Yorumu: Türkiye’nin Üçlü Sınavı
18 Eylül kapanışı, Türkiye ekonomisinin üç kritik sınavını gözler önüne seriyor:
1. Kur Güveni: Resmî kur ile Kapalıçarşı makası daralsa da yatırımcı güveni hâlâ tam tesis edilmedi.
2. Enerji ve Maliyet Enflasyonu: Akaryakıt ve doğal gaz fiyatları, enflasyonun kalıcılığını güçlendiriyor.
3. Sermaye Kırılganlığı: Borsa artıda kapandı ama yabancı sermaye hâlâ temkinli.
Sonuç olarak Türkiye, temkinli iyimserlik ile süreğen kırılganlık arasında gidip geliyor. Güvenin yeniden inşası, mali disiplinin korunması ve yapısal reformların hayata geçirilmesi şart. Aksi halde döviz makası, enerji maliyetleri ve yüksek enflasyon, ekonominin ana gündemi olmaya devam edecek.