Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu (OSBÜK) verilerine göre Türkiye’de dağıtım lisanslı 199 Organize Sanayi Bölgelerinde (OSB) toplam güneş enerji santral sayısı 5070, kurulu gücü ise 4.475 MegaWatt (MW). TEİAŞ verilerine göre Ağustos ayı itibariyle de lisanssız ve lisanslı güneş enerji toplam kurulu gücü ise 23.438 MW. Yani Türkiye’de OSB’lerde kurulu güneş enerji gücü Türkiye toplamının %19’unu oluşturuyor.
Ayrıca yine Türkiye’de toplam OSB’lerde tüketilen elektrik miktarı 44.944.723 MWh olarak hesaplanmış bu tüketim miktarı 2024’te Türkiye elektrik tüketiminin 347,9 TeraWattSaatin (TWh) %13’ünü denk geliyor. Şöyle bir hesap da yaparsak OSB’lerde güneş enerji santrallerinden üretilen enerji miktarı MW başına yıllık 2 bin MWh ortalama alırsak OSB’lerde bürüt üretilen yıllık elektrik miktarı 2000 * 4475 = 8.950.000 MWh eder. Yani 199 OSB’de güneş enerjisinden üretilen elektrik miktarı OSB’lerde toplam tüketilen elektrik miktarının ortalama %19’unu oluşturuyor. Yine kurumun verilerine göre güneş enerjide kurulu güçte başı 530,88 MW ile Gaziantep çekiyor. Onu 274,75 MW ile Adana Hacı Sabancı ve 251,58 MW ile de Kayseri OSB geliyor. Konya, Uşak, Osmaniye, Mersin, Kahramanmaraş, Manisa ve Denizli sırayla Türkiye’de en yüksek kurulu güneş enerji santrali olan OSB’ler.
Bu veriler ışığında baktığımızda Türkiye’de elektriğin yaklaşık %35’ini oluşturan tüm sanayi abone grupları Türkiye’de tüketilen elektrik miktarı yaklaşık 120 TWh. Bu miktarın 45 TWh’i OSB olduğuna göre Türkiye’de OSB’ler dışında sanayi gruplarında yaklaşık 75 TWh elektrik tüketiliyor. Ancak 23.438 MW toplam kurulu gücümüzden 4.475 MW toplam OSB kurulu gücünü çıkardığımızda 18.963 MW kurulu güneş elektrik gücünün ne kadarı sanayi tesisleri, tarımsal faaliyetler veya diğer gruplar olduğu başka bir araştırma konusu olacak elbette. Ancak görünen o ki Türkiye’de OSB’lerde enerji talebinin beşte biri güneş enerjisinden karşılanıyor. Bu oran oldukça az. Hele bir de küresel ekonomik krizin sanayide girdi maliyetlerini pick yaptığı bu dönemde. Bari sanayicinin girdi maliyetini enerji yönünden düşürelim derim. Yoksa sadece enerji değil, sosyo-ekonomik problemler yüzleşmeye devam ederiz.